Page 48 - TINA Dergi Sayi 11
P. 48
TINA
Denizcilik Arkeolojisi Dergisi
SONUÇ ğü, Bağlararası yerleşmesi ve Pilavtepe ilk yerleşil-
Holosen transgresyonu ile yükselen deniz 6000 yıl diği dönemde deniz kıyısında ya da kıyıya oldukça
önce günümüz seviyesine ulaşmış, Ege ve Akdeniz yakındılar. Patara, Mina ve Seleucia Pieria yerleş-
kıyılarımız boyunca alçak kesimlere sokulup kara iç- meleri liman işlevi görüyorlardı. Panaztepe ada üze-
lerine doğru ulaşabildiği en iç kesimdeki kıyı çizgile- rinde bir yerleşme olup zaman içinde doğu eteğinde
rini oluşturmuştur. Akarsuların taşıdığı alüvyonlarla bir liman kenti yer almıştı. Benzer şekilde Limantepe
boğulma sürecinde ise kıyı çizgisi açığa doğru ilerle- de bir ada durumundaydı. Bunun yanında Gözlükule
miş, bu dönemlerde kurulan kıyı ve liman kentleri iç Höyüğü, Limyra, Sabuniye Höyüğü gibi eski yerleş-
kesimlerde kalmışlardır. Gökçeada’dan Asi deltasına meler hiçbir zaman deniz kıyısında olmamışlardır.
kadar olan kıyılarımız boyunca eski yerleşmelerin Bununla birlikte yakınlarına kadar ulaşan akarsular
doğal çevreleri çok fazla değişmiştir. Eski kıyı yer- nedeniyle denizden küçük gemilerle ulaşmak müm-
leşmelerinin, değişen doğal çevreleri içinde, ilk dö- kün olabilirdi. Orta Holosen’de deniz seviyesi yük-
nemler sahip oldukları stratejik önemleri giderek kay- selmesi durunca, bu kez alüvyal boğulma etkisi ön
bolmuştur. Örnekleri verilen Gökçeada Yenibademli plana geçmiş, sözkonusu eski yerleşmeler, sediman
Höyüğü, Altınova Yeniyeldeğirmeni Höyüğü, Gediz taşıyan akarsuların etkisi oranında giderek kıyıdan
Deltası Panaztepe-Limankent, Bornova Ovası Bay- uzakta kalmışlardır. Patara limanına büyük bir akarsu
raklı Höyüğü, Çeşme Bağlararası, Kadıkalesi (Ana- ulaşmamasına karşılık, Eşen Deltası kıyısı boyunca
ia), Eşen Ovası Patara, Asi Deltası Mina Höyükleri taşınan sedimanlar ve kumsallardan rüzgarla savru-
ve Seleucia Pieria başlangıçta birer kıyı yerleşmesi lan kumlarla dolarak bataklık haline dönüşmüştür.
ya da liman kentiyken, alüvyal boğulma sonucu gü- Sonuçta bu süreçte de Eşen Çayı’nın etkisi önemlidir.
nümüzde kıyı çizgisinden oldukça içeride kalan ören Burada verdiğimiz örneklerdeki gibi, kıyı bölgele-
yerleri durumundadırlar. Yenibademli Höyüğü, 5000 rindeki arkeolojik sitlerin doğal süreçlerle çevrelerin-
yıl önce Büyükdere çukurluğundaki koya uzanan bir de meydana gelen değişmeleri delgi sondaj verileri
yarımada üzerinde kurulmuştur. Benzer bir şekilde ile ortaya kayabilmek ve paleocoğrafya özelliklerini
Bayraklı Höyüğü ve Kadıkalesi’de yarımada üzerin- belirleyip jeoarkeolojik yorumlar yapmak mümkün
de kurulan yerleşmelerdir. Yeniyeldeğirmeni Höyü- olmaktadır.
CONCLUSION ments that were established on a peninsula. The Yeni-
The sea water rising with Holocene transgression yeldeğirmeni Mound, Bağlararası settlement and Pi-
have reached to its present level 6000 years before lavtepe were on the shoreline or very close to the shore
today, encroaching the lower sections along the Ae- during the time they were first settled. Patara, Mina and
gean and Mediterranean shores, and forming the most Seleucia Pieria settlements served as ports. Panaztepe
interior coastlines where it could have reached inland. was on an island, with a port city on its eastern foothill.
During the drowning process by alluvium transported Similarly, Limantepe was an island. Nevertheless, an-
by streams, the coastline progressed seaward, leaving cient settlements such as Gözlükule Mound, Limyra,
the coastal and port settlements that had been estab- and Sabuniye Mound have never been on the shoreline.
lished during this period away from the sea. The nat- However, they were accessible by small ships from the
ural environment of the ancient settlements along the sea due to streams flowing nearby. When the sea level
coastline from Gökçeada to the Asi delta has under- rise came to an end during the Middle Holocene, this
gone substantial changes, and thus these settlements time the effect of alluvial drowning became dominant,
gradually lost their earlier strategic significance. While and such settlements gradually remained far from the
the examples provided including Gökçeada Yeni- shore in proportion to the impact of sediment transport-
bademli Mound, Altınova Yeniyeldeğirmeni Mound, ing streams. Although there was no access to Patara
Gediz Delta Panaztepe-Limankent at Gediz Delta, Port by a big stream, it became a marsh land by silt-
Bayraklı Mound at Bornova Plain, Çeşme Bağlararası, ing up with sediments transported alond the shoreline
Kadıkalesi (Anaia), Eşen Plain Patara, Asi Delta Mina of Eşen Delta and beach sands blowing by wind. Eşen
mounds and Seleucia Pieria were initially a coastal Stream has a significant role in this process.
settlement or a port-city, they have become ruins that As shown by these examples, it is possible to
have remained very far from the shoreline at present demonstrate changes resulting from natural processes
due to alluvial drowning. The Yenibademli Mound around the archaeological sites which are located on
has been settled on a peninsula extending to a cove at the coastal areas and determine their paleogeograph-
the Büyükdere depression 5000 years ago. Similarly, ical characteristics and make geoarchaeological eval-
the Bayraklı Mound and Kadıkalesi are also settle- uations.
46