Page 86 - TINA Dergi Sayi 09
P. 86
TINA
Denizcilik Arkeolojisi Dergisi
Fig. 3: Beşige önlerinde alınan (a) CNK-50 numaralı yüksek ayrımlı sismik kesit ve konumu. Kırmızı yüzey, deniz sevi-
yesinin düşük olduğu dönemde aşınan eski kara yüzeyini göstermektedir. (b) yanal taramalı sonar görüntüsü.
Fig. 3. (a): CNK-50 high resolution seismic section taken in front of Cape Beşiğe and its location. The red surface reflects
the old black surface that eroded when the sea level was low. (b) A side-scan sonar image.
Söz konusu harita, modern batimetri konturları ile o yükselmesiyle birlikte görülmektedir.
dönemdeki deniz seviyesi değişim eğrisi (Fig.1) göz Paleo-coğrafya göz önüne alınarak seçilen potansiyel
önüne alınarak oluşturulmuştur. Böylece paleo-kıyı bölgede gerçekleştirilen kısa süreli bir deniz jeofizi-
çizgisi haritalanmış ve Neolitik dönemden günümüze ği çalışmasında, yüksek ayrımlı deniz sismiği ile eş-
kadar kıyı çizgisinin karaya doğru ne kadar gerilediği zamanlı yanal taramalı sonar verisi alınmıştır. Beşige
ve ne kadar bir alanın sular altında kaldığı ortaya çıka- önlerinde Doğu-Batı yönünde alınan 3,5 kHz sismik
rılmıştır. kesitte, deniz seviyesinin düşük olduğu dönemde aşı-
Gökçeada-Bozcaada-Beşige üçgeninde su derinliği nan eski kara yüzeyi (erozyonal yüzey/aşınma yüzeyi,
100 m.den daha düşük olması, Gökçeada ve Bozcaa- Fig. 3a, kırmızı seviye) ve üzerinde biriken Holosen
da’nın günümüzden yaklaşık 20 bin yıl önceki son bu- çökelleri net bir şekilde ayırt edilmektedir. Eski kara-
zul döneminde ana kara ile bağlı olduğunu, diğer bir sal yüzey üzerinde yer yer yaklaşık 10 m kalınlığında
ifadeyle birer ada olmadıklarını göstermektedir. Holo- Holosen çökelleri biriktiği tespit edilmiştir (Fig. 3a).
sen başında ise Bozcaada ile kuzeyindeki küçük adalar İlk incelemelere göre, eski kara yüzeyi üzerinde, sedi-
topluluğunun anakara ile bağlantılı olduğu (Fig. 2a) ve man içerisinde gömülü halde, saçınım özelliği gösteren
deniz seviyesinin yükselmesiyle birlikte bu bölgede ol- güçlü bir yansıtıcı olabilecek herhangi bir anomali tes-
24
dukça geniş bir alanın sular altında kaldığı görülmek- pit edilememiştir . Aynı zamanda, yine gömülü akarsu
tedir (Fig. 2b). yatağı gibi jeolojik bir özellik de gözlenmemiştir. Sis-
Holosen’den buyana kıyı çizgisinin Beşige önlerinde mik kesitler, büyük olasılıkla Karamenderes nehrinin
yaklaşık 12 km; Bozcaada çevresinde ise toplamda 35 taşıdığı sedimanların bu bölgede depolandığını ve bu
km gerilediği tespit edilmiştir. Buna karşın, gerek Ça- alanın boğaz akıntısından nispeten az oranda etkilendi-
nakkale’nin güney kıyıları, gerekse Gelibolu Yarıma- ğini göstermektedir.
dası kıyılarında dar bir şelf alanı olduğu için kıyı çiz- Aynı hat üzerinden alınan yanal taramalı sonar kay-
gisinin nispeten az miktarda gerilediği ve nispeten az dında, deniz tabanının kumluk düz bir yapıya sahip
bir alanın sular altında kaldığı anlaşılmaktadır (Fig. 2). olduğu görülmüştür (Fig. 3b). Yüzeyde herhangi bir
Gökçeada’nın ise, güneybatısındaki Limni Adası’n- anomali olmadığı, ancak bu bölgenin yoğun çapalama
dan ayrılması, Holosen’den sonraki deniz seviyesinin ve trol faaliyetlerine maruz kaldığı tespit edilmiştir.
84