Page 22 - TINA Dergi Sayi 12
P. 22

TINA


             Denizcilik Arkeolojisi Dergisi


               Daha genel olarak, Anadolu’nun Ege kıyı ovalarında    More generally, marine and coastal sediments (such as
            (örneğin Küçük Menderes deltası, İzmir’in Bornova ve  beach, coastal swamp) can be reached everywhere at the
            Urla kıyı düzlüklerinde), denizin karaya en çok sokul-  present sea level up to the furthest point where the border
            duğu sınıra kadar her yerde, yüzey yükseltisi ne olursa   of the sea encroached upon the land in the Aegean coastal
            olsun, sondajlarla bugünkü deniz seviyesine inildiğinde   plains of Anatolia (for example, Küçük Menderes Delta,
            denizel veya kıyıya ait (kumsal, kıyı bataklığı gibi) se-  Bornova, and the Urla coastal plains of İzmir), whatever
            diman birimlerine girilmektedir. Bunun anlamı, denizin   the surface elevation. That means the sea reached its pres-
            günümüzden 7-6 bin yıl öncelerde bugünkü seviyesine   ent level at 7,000-6,000 years ago. This is a controversial
            ulaşmış olmasıdır. Küresel eğriden farklı olan bu du-  issue, since it is in conflict with the global curve. How-
            rum tartışma konusudur. Ancak, bugün kilometrelerce
            içerilere kadar uzanan bu alanlarda deniz bugünkü se-  ever, before the sea reached its present level, it would not
            viyesine erişmeden bu denizel sedimanların birikmesi   have been possible for marine sediments to accumulate
            mümkün değildir. Denizin 6-5 bin yıl önce bugünkü   in these areas that extend inland for kilometers. There has
            seviyesine erişmesinden sonra, küçük salınımlar dışın-  been no significant change in the sea level, except a few
            da, seviyede önemli bir değişme olmamıştır. Ancak,   fluctuations, since it reached its present level 6,000-5,000
            bu son aşamada karadan gelen alüvyon birikimi baskın   years ago. However, at this last phase alluvial deposits
            duruma geçmiş, kıyı çizgisi denize doğru çekilirken,   from the land became dominant, and the shoreline ad-
            eski körfezler alüvyonlarla dolarak bugünkü delta ova-  vanced towards the sea, while former bays were filled
            ları şekillenmiştir.                             with alluvium, shaping the present delta plains.


































            Fig. 3: Küçük Menderes vadisi aşağı kesimi, arızalı dağlık alanlar (1. Rakamlar metre olarak yaklaşık yükselti değerleridir)
            arasında, bir çöküntü (graben) tabanında şekillenmiştir. Orta Holosen’de (6000 yıl kadar öncelerde) bugünkü seviyesine yükse-
            len deniz bu vadiye, gerisindeki Belevi Boğazı içlerine kadar (10 km kadar) sokulmuş ve burada geniş bir körfez oluşturmuştur
            (2). Yeşil alanlar (3) denizin sokulamadığı yan vadilerin aşağı kesimleridir. Buralarda Neolitik höyükler bulunmaktadır (Ç:
            Çukuriçi, A: Arvalya). Deniz seviyesi yükselmesinin durmasıyla körfezde alüvyon birikimi baskın duruma geçmiş ve delta
            gelişim süreci ile bugünkü delta-alüvyal vadi tabanı ovası şekillenmiştir (2 aynı alan). Sağda, kırmızı yıldızla yeri belirtilen
            sondaja ait stratigrafik kesit (Log) üzerinde, deniz ilerlemesi sonrasında, burada değişen ortamlarda biriken sediman birimleri
            gösterilmiştir. Bu çevre, uygun doğal özellikleri sayesinde Neolitik çağlardan beri farklı insan toplulukları için yerleşme ve
            etkinlik alanı olmuştur. Efes antik kenti bu kültürel gelişim sürecinin doruk noktasını temsil etmektedir (Kraft ve ar. 2001)
            Fig. 3: The lower part of the Küçük Menderes valley is formed at the bottom of a graben between  rough mountainous areas (1.
            Figures indicate approximate elevations in meters). When the sea level reached its present level in the Middle Holocene (about
            6,000 years ago), water intruded into this valley up to the inner part of Belevi Strait (about 10 km) and formed a wide bay (2).
            The green areas (3) are the lower parts of the tributary valleys where the sea cannot intrude. Neolithic mounds are found here
            (Ç: Çukuriçi, A: Arvalya). As the sea level rise decreased, alluvial deposition became dominant and the bay changed into an
            alluvial plain with deltaic progradation (2. Same areas). On the right, the stratigraphy of the sedimentary units deposited in
            various environments is shown in a borehole profile (log) for which the location is marked by a red star.  This area has been the
            site of settlement and activity for different human communities since the Neolithic period due to its suitable natural features.
            The ancient city of Ephesus represents the culmination of this cultural development process (Kraft et al. 2001).
              20
   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27